Ankara
Eski Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani, Twitter’dan yaptığı açıklamada, "Kabil’den ayrılmak hayatımın en zor kararıydı." ifadesini kullanarak, üzgün olduğunu belirtti.
Gani, şehrin 1990'lardaki iç savaş sırasında yaşadığı aynı savaş ortamının tekrar yaşanmaması için, ülkeyi terk etmesini tavsiye eden saray güvenliğinin ısrarı üzerine ülkeden ayrıldığını bildirerek, Afgan halkından özür diledi.
Gani, halkını terk etmeyi düşünmediğini ancak ülkeyi terk etmekten başka seçeneğinin olmadığını kaydetti.
BAE’ye yaklaşık 169 milyon dolar ile seyahat ettiğine dair iddiaları reddeden Gani, 20 yılını Afganistan’ın "demokratik, refah ve egemen bir devlet" haline gelmesine yardım etmeye adadığını savundu.
Gani açıklamasında, kendi döneminin öncekilere benzer bir trajediyle sona ermesinden derin ve büyük bir pişmanlık duyduğunu ifade etti.
Ülkeyi 15 Ağustos'ta terk ettiği için Afgan politikacıların yoğun eleştirilerine maruz kalan 72 yaşındaki Gani, yakında "gidişine neden olan olayları" açıklayacağını ifade etti.
Ailesiyle birlikte BAE'ye giden Gani, 18 Ağustos'ta, Facebook'tan yayınladığı video mesajıyla ülkeden ayrılışına ilişkin açıklamalarda bulunmuştu.
Gani, BAE'de olduğunu doğrulayarak, "Kan dökülmesini önlemek için ülkeden ayrılmak zorunda kaldım. Felaketin önlenmesi için BAE'deyim. Afganistan halkının gerçek İslami ve ulusal başarılarını elde etmek, Afganların adaleti için çalışmalarıma geri dönebilmek için istişare halindeyim." ifadelerini kullanmıştı.
Taliban’ın ülkeye hakim olma süreci
ABD ile Taliban arasında Şubat 2020'de varılan barış anlaşması çerçevesinde bu yıl uluslararası güçlerin Afganistan'dan geri çekilme süreci başladı.
Anlaşma, yabancı güçlere saldırılmamasını öngörürken Taliban'ın Afgan güvenlik güçlerine yönelik eylemlerine dair hüküm getirmedi.
Afgan hükümetiyle Doha'daki müzakereleri devam ettiren Taliban, eş zamanlı şekilde, hazirandan bu yana şiddetli saldırılarla Afganistan'da birçok ilçeye, son bir ayda da vilayet merkezlerine hızla hakim oldu.
Başkent Kabil çevresini kuşatan Taliban, 15 Ağustos'ta Cumhurbaşkanı Eşref Gani'nin ülkeyi terk etmesinin ardından kenti çatışmasız şekilde kontrolüne aldı.